Artık tüm dünyada geleneksel hale gelen Koşu Günü, her yıl Haziran ayının ilk Çarşamba günü kutlanır.
İnsanlar dışarıda koşarak ya da birçok yerde düzenlenen etkinliklere katılarak, bu günün keyfini çıkarıyor.
Dünya Koşu Günü, 2009 yılında birkaç koşu organizasyonunun bir araya gelerek hazırladıkları bir organizasyon tarafından yaratıldı. Tek amaçları, koşmanın zevkini ve sağlığa faydalarını diğer insanlara yaymaktı.
Koşu, uygun kıyafetler ve iyi bir koşu ayakkabısı ile sağlıklı olan tüm bireylerin yapabileceği bir spordur. Birçokları tarafından zor bir egzersiz olarak anılsa da, doğru ve düzenli antrenman sistemiyle vücudunuzun koşu sporuna çok hızlı uyum sağlayacağından ve vazgeçilmezleriniz arasına gireceğinden emin olabilirsiniz.
Sokakta, plajda ya da doğada hiç önemli değil; zaman, mekan fark etmeksizin bu sporu yapmaya devam edebilirsiniz. Koşu, her yere ve her zamana uygun bir spordur. Düzenli koşarak hem fit hem de sağlıklı bir vücuda kavuşursunuz. Koşunun vücudumuza ne gibi etkileri olduğundan kısaca bahsedelim.
Vücuttaki Yağ Oranını Azaltır
Koşu, tüm vücudu aynı anda çalıştıran bir egzersiz olduğundan, vücuttaki fazla yağlardan kurtulmanızı sağlar. Eğer siz de göbek çevresindeki yağlarınızdan ya da selülitlerden şikayetçiyseniz, düzenli koşmaya başlayarak fazla kilolarınızdan kurtulabilirsiniz.
Kalp Hastalıklarının Düşmanı
Koşunun yararlarından en belirgin olanı ise kalp hastalıkları riskini azaltması. Düzenli koşu yaparak sağlıklı ve güçlü bir kalbe sahip olabilirsiniz. Bunun yanında kalp hastalıkları riskini yüzde 40 oranında azaltıyor. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta ise; koşunun kalp ritmini anlık olarak hızlandıran bir spor olduğu için, kronik kalp rahatsızlığı ve yüksek tansiyon gibi hastalığı olanların bu sporu mutlaka doktor kontrolünde ve izninde yapması.
Psikolojiyi Rahatlatır, Zihni Güçlendirir
Koşu, stresli ve kötü bir dönemin baş düşmanıdır!
Mental olarak ne kadar bunalmış ve gergin bir dönem yaşarsanız yaşayın, koşu size hepsini unutturur. Siz koştukça beyninize ve iç organlarınıza giden oksijen zengini kan miktarı artar. Beyindeki hücrelerin yenilenmesini sağlar ve dikkat seviyenizi arttırır. Koşu esnasında altınızdan kayan kilometrelerin verdiği başarı duyusu, sizi pozitif düşünceler ve mutlulukla doldurur. Kendinizi çok daha iyi ve rahat hissedersiniz.
Eğer ilk kez düzenli koşu yapacaksanız, bazı zorluklarla karşılaşabilirsiniz. Başlarda gerçekten çok yorulacaksınız, dalağınız şişecek, zor nefes alacaksınız. Ama asla pes etmeyin! Kendinizi bu zorlukların üstesinden gelmeye adayın ve mücadele edin. Psikolojinizi zorlayan bu süreci geçince her şey çok daha kolay olacak.
Koşu ritminizi kademeli olarak arttırın. Gerekirse önce sadece yürüyerek işe başlayabilirsiniz. Tempoyu ve ritminizi bulduğunuzda yavaş yavaş antrenman şiddetini yükseltin.
Sınırlarınızı zorlayın! Sürekli aynı mesafeleri koşmak hem sıkıcı hem de yerinde saymak olacaktır. Kendinizi hafif hafif zorlayarak, temponuzu ve hızınızı arttırmaya çalışın.
Eğer koşucu değilseniz, o zaman bu günü koşuya başlama günü ilan edin; dışarı çıkın ve koşun.
Eğer siz zaten bir koşucuysanız, o zaman en yakın tarihli bir yarış ya da maratona kaydınızı yaptırabilirsiniz. Geyik Koşuları, Avrasya Maratonu, İznik Koşusu gibi önemli alternatifler mevcut. Kendinize en uygun mesafeyi seçerek işe koyulabilirsiniz.
Unutmadan; siz zaten gerçek bir koşucuysanız, zaten bugün de koşacaksınızdır.